Masaj ilk olarak İ.Ö 3000’li yıllara dayanmaktadır. Hindistan ve Çinde yunan hekimler tarafından ”massein” yani yogurmayı keşfetmeleriyle ortaya çıkmış ve ilk hareketle denedikleri bu tekniği geliştirmiş verdiği rahatlığı ve huzuru geliştirmek için yaptıkları denemelerde birçok kişide görülen değişimden sonuç alarak bir nevi hekimlik olarak bu günlere taşımışlardır. Hint, Çin, Pers, Mısır, Grek Masajı kullanmışlardır ve her dilde farklı anlatımla tanınan masaj teknikleri özünde aynıdır. Hint dilinde masser, Arapçada Mess, İbranicede Meshes, Yunancada Massein kelimeleri yogurma ve sıvazlama anlamına gelmektedir. 19 Yüzyılın başlarında ise tüm dünya kendi dilinde kendi tekniğinde masajı şekillendirmiştir ve günümüze gelmiştir.
Masaj; sağlığa ulaşmanın ve sağlıklı kalmanın en kolay yollarından biridir ve hepimiz bunu doğallıkla yaparız. Ağrıyan bir omzu ovmak, endişeden kırışmış bir alın üzerinde elimizi gezdirmek hepimizde doğuştan var olan iyileştirici bir güçtür. Baş ağrısı, ağrı-sızı, uykusuzluk ve stres tek bir basit araçla dindirilebilir : Ellerimizle.